Ahmet Emre Demir
Editor
Share Via
Sushi, dünyadaki en sevilen yemeklerden biri ve bugün neredeyse her yerde bir sushi restoranı bulmak mümkün. Peki, bu eşsiz lezzetin kökeni nedir? Sushi gerçekten Japonya'da mı doğdu? Gelin sushi’nin tarihine ve nasıl bu kadar yaygınlaştığına birlikte bakalım.
Sushi’nin kökeni, birçok kişinin düşündüğünün aksine Japonya değil, Çin’dir. Milattan önce 2. yüzyılda Çin'de ortaya çıkan narezushi adlı bir yemek, sushinin ilk hali olarak kabul edilir. Bu yemek, tuzlanmış balık ve fermente edilmiş pirinçten oluşuyordu. İlginç bir şekilde o dönemlerde pirinç sadece balığı korumak için kullanılıyor ve yenmiyordu. Yani, sushi aslında bir koruma yöntemi olarak doğdu.
8. yüzyılda narezushi Japonya'ya ulaştı ve burada zamanla değişikliklere uğradı. Japonlar, pirinci daha hızlı fermente edebilmek için pirinç sirkesi kullanmaya ve balığı pişirerek servis etmeye başladılar. Ancak, bildiğimiz sushinin ortaya çıkışı, 19. yüzyılda Hanaya Yohei adında bir şefin, pirinci atmak yerine balığın altına koyup bir lokmalık hale getirmesiyle başladı. Bu yenilikçi yaklaşım, bugün bildiğimiz nigiri sushinin doğuşuna zemin hazırladı.
Sushi, 1900'lü yılların başında Japon göçmenler sayesinde Batı’ya tanıtıldı. Ancak, özellikle Amerika'da yaygınlaşması biraz zaman aldı. İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra ise Japonya’nın yeniden uluslararası ticarete açılmasıyla birlikte Amerika’da yeniden ilgi görmeye başladı.
Bu dönemlerde Amerikalıların çiğ balık yemeye alışmaları zaman aldı, ancak California Roll gibi yenilikçi sushi çeşitleri bu geçişi kolaylaştırdı.
Sushi, kısa sürede sadece Japonya'nın değil, tüm dünyanın vazgeçilmez lezzetlerinden biri haline geldi. Bugün sushi restoranlarında geleneksel nigiri ve maki çeşitlerinden, sushi kaseleri ve sushi burritolara kadar sayısız seçenek bulunuyor. Her geçen gün yeni sushi tarifleri keşfediliyor ve bu tarihi lezzetin yolculuğu devam ediyor.